Eski bakan ağzından kaçırdı ama aynı şeyi söyleyen hakim sürgün edildi

AKP Grup Başkanvekili Abdulhamit Gül’ün Ergenekon davalarının kumpas olduğu itirafı gündemdeki yerini korurken o dönem davalar için kumpas değerlendirmesini yapan hakim ise il il sürgüne gönderildi.

Eski Adalet Bakanı, AKP Grup Başkanvekili Abdulhamit Gül’ün TBMM genel kurulunda Ergenekon davalarının kumpas olduğu sözleri gündemdeki yerini korurken, davaların görüldüğü tarihte “Bu deliller soyut, tutuklama olmaz” diyerek başta tutuklu generaller olmak üzere Ergenekon tutukluları hakkında tahliye kararları veren hakim Oktay Kuban’ın önce yetkisi değiştirildi, ardından da il il sürgüne gönderildi.

Üstelik bu sürgünlerin yaşandığı tarihte Abdülhamit Gül, Adalet Bakanı ve aynı zamanda hakim ve savcıların terfi ve atamalarına bakmakla görevli Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun da başkanıydı. Halen Ticaret Mahkemesi hakimi olan Kuban, Hizbullah tetikçileri ile ilgili de binlerce sayfalık gerekçeli karar yazmıştı.

Gül’ün Ergenekon davalarının kumpas olduğu şeklindeki sözleri yeniden tartışma konusu oldu. Ergenekon ve Balyoz kumpas davalarıyla ilgili çok sayıda aydın, akademisyen, yazar, gazeteci ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri hukuksuz, delilsiz, düzmece delillerle tutuklandı.

Bu kişileri tutuklayan hakimlerin tamamı 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında HSK tarafından ihraç edildi. Bir kısmı tutuklanıp cezalandırılırken, bir kısmı yurtdışına kaçtı. Ergenekon kumpasının devam ettiği dönemde İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi üyesi Hakim Oktay Kuban Ergenekon ve Balyoz tutuklularıyla ilgili itirazlara baktı.

FETÖ’cülerin tutukladığı 1. Ordu Komutanı Emekli Orgeneral Çetin Doğan, Harp Akademileri Komutan Yardımcısı Korgeneral Yurdaer Olcan, Korgeneral Engin Alan, Tümgeneral İhsan Balabanlı, Tümamiral Semih Çetin, 3. Kolordu İç Güvenlik Tümen Komutan Tümgeneral Abdullah Dalay, Tuğgeneral Süha Tanyeli, Tuğgeneral İzzet Ocak, Tuğgeneral Bekir Memiş, Albay Kubilay Aktaş, Albay Suat Aytın, Albay Bülent Tuncay, Albay Ümit Özcan, Albay Yüksel Gürcan, Albay Levent Çehreli, Albay Abdullah Zafer Arısoy, Albay Recep Yıldız, Albay Mustafa Önsel, Yarbay Ali Rıza Sözen, Yarbay Hanifi Yıldırım Astsubay Musa Fariz’i hakim Oktay Kuban kendi nöbetinde tahliye etti. Tutuklanma için somut, inandırıcı delil bulunmadığını, askerlerin kaçma şüphesi olmadığını tahliye gerekçesine yazdı.

FETÖ’CÜLERİN KONTROLÜNDEKİ HSK SÜRGÜN ETTİ

Hakim Kuban’ın nöbetinden sonraki hafta nöbeti devran FETÖ’cü hakimler tüm bu isimler hakkında yeniden tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkardı. Askerler kendileri Adliye’ye giderek teslim oldu. FETÖ’den ihraç edilen ve halen FETÖ’den tutuklu bulunan İbrahim Okur’un HTS Başkanvekilliği yaptığı dönemde HSK’da örümcek ağı gibi örgütlenen FETÖ’cüler hâkim Oktay Kuban’ın önce yetkisini, ardından kararname ile görev yerini değiştirdi. Eskişehir Çocuk Mahkemesi hakimliğine gönderildi. Meslek hayatı boyunca ceza yargılamasında görev alan ve kendisiyle aynı sicilde olan yargıçların neredeyse tamamı Yargıtay üyesi, daire başkanı, ya da Adalet Bakanlığı bünyesindeki birimlere genel müdür ve daire başkanlığı görevlerine getirilirken, FETÖ’cülerin hedefi haline gelen Hakim Oktay Kuban sık sık görev yeri değişiklikleriyle emekliliğe zorlandı. Halen İstanbul Ticaret Mahkemesinde görevli Oktay Kuban, AKP Grup Başkanvekili Abdülhamit Gül’ün 20172022 yıllarında Adalet Bakanlığı ve HSK Başkanlığı yaptığı dönemde de ceza mahkemelerine yetkilendirilmedi.

HEDEF GÖSTERİLDİ, TEHDİT EDİLDİ, SÜRGÜN EDİLDİ

FETÖ’cülerin kontrolünde yürütülen Ergenekon ve Balyoz kumpas davalarıyla ilgili uydurma, düzmece delillerle haksız tutuklamaların devam ettiği dönemde, hukuka aykırı olduğu için hazırlanan iddianamelerin iadesine karar veren, tahliye kararları verip, usulsüz kararlara muhalefet şerhi yazdıran Oktay Kuban il il tayin adı altında sürgüne gönderildi. Ergenekon ve Balyoz davalarının görüldüğü dönemde FETÖ’nün yayın organı olduğu gerekçesiyle kapatılan Zaman ve Taraf gazeteleri Hakim Oktay Kuban’ı “Kuban Nerede Duracak, Bu Bir Kuban Klasiğidir” başlıklarıyla sık sık hedef gösterdi. Hakim Kuban’ın Beşiktaş Adliyesinde nöbetçi hakim olduğu dönemde Ankara’dan, “Sen bu paşaları tahliye etmeye devam edersen sokağa çıktığında seni vuracaklar, darbe karşıtı göstericiler adliye önüne seni almaya gelecekler” sözleriyle tehdit edilmişti. Tutuklanan generallerle ilgili, “Bu bir kumpasdır” diyerek tahliye kararı veren hakim Oktay Kuban, Eskişehir Çocuk Mahkemesine görevlendirilirken Beşiktaş Adliyesinden ayrıldığı sırada elindeki Atatürk posteriyle, “Ordusu olmayanın yurdu da olmaz, bu adliyede hedef Türk ordusu ve Atatürk’tür. Verdiğim kararların arkasındayım” şeklinde açıklamada bulunmuştu.

HİZBULLAH TETİKÇİLERİYLE İLGİLİ 1200 SAYFA KARAR YAZDI

Hakim Oktay Kuban Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan ve onlarca cinayetin faili olan Hizbullah tetikçileriyle ilgili de 1200 sayfalık gerekçeli karar yazmıştı. Batman ve Diyarbakır’da işlenen 84 cinayetin faili Hizbullah tetikçileriyle ligili yazdığı karar Yargıtay tarafından da onanarak kesin hükme bağlanmış ve bu tetikçiler yıllar sonra “Yargılamanın yenilenmesi” adı altında teker teker serbest bırakılmıştı.

Sözcü