Narin'in ağabeyi her şeyi anlattı: Ben uyurken amcam uyumuyordu,
Narin'in dışarıdaki ağabeyi her şeyi anlattı: Ben uyurken amcam uyumuyordu, 'bugün olmazsa yarın' dedi...
Detayı gorsele dokunup diğer sayfamızadan okuyunuz
19 gün boyunca kayıp olarak aranan 8 yaşındaki Narin'in minik bedeni dere yatağında bir çuvalın içinde bulunmuştu. Olayla ilgili ailenin dışarıdaki tek üyesi konuştu! Akrabalarını savunan Narin'in büyük ağabeyi Baran Güran'ın, amcası hakkında söyledikleri dikkat çekti: Ben uyurken o uyumuyordu...
8 yaşındaki Narin Güran 21 Ağustos günü Diyarbakır merkez Bağlar ilçesi Kırsal Tavşantepe Mahallesi’nde Kur’ân kursundan dönerken kayıplara karıştı. Sonrasında tüm Türkiye küçük kızı bulmak için seferber oldu. Acı haber arama çalışmalarının 19. gününde geldi. Talihsiz yavru evinin 3 kilometre ötesindeki bir derenin içinde bulundu. Üzeri taşla örtülmüş bir çuvalın içine konan Narin'in, boynundaki izlerden boğularak öldürüldüğü belirlendi. Ayağında da kırık tespit edildi.
AİLESİ ADLİYEYE SEVK EDİLECEK
Soruşturma kapsamında gözaltına alınan, aralarında Narin Güran’ın annesi, babası, 2 ağabeyi, 4 amcası ve tutuklu Salim Güran’ın eşinin de bulunduğu 22 şüphelinin bugün adliyeye sevk edilmesi beklenirken yeni bilgiler de ortaya çıktı. Narin'in gözaltına alınmayan tek ağabeyi Baran Güran'dan dikkat çeken açıklamalar geldi. Ağabey ailesini savunarak “Narin bulunsun diye elimizden geleni yaptık. Kendi aramızda bu kızı öldürseydik kim bilecekti, kimin ruhu duyacaktı” dedi. İşte detaylar...
Milliyet'te konuşan Baran Güran "‘Diyorlar ki aile yapmış. Biz kendi aramızda bu kızı öldürseydik kim bilecekti. Kimin ruhu duyacaktı. Kimse bize diyebilir miydi, Narin nerede?’" dedi.
"BEN UYURKEN AMCAM UYUMUYORDU"
“Amcanız (tutuklu Salim Güran) gözaltına alındığında hiç mi şüphelenmediniz, aile arasında hiç mi konuşmadınız, bu durum ile ilgili hiç mi tartışmadınız?” sorumuza Baran Güran şu cevabı verdi: “Amcam benim babam gibidir, babamdan farkı yok. Arama gece gündüz devam ederken ben gece uyurken, amcam uyumuyordu ve ekiple gece de arama çalışmalarına katılıyordu. Diyordu ki ‘Ben kızımı getirene kadar, dünya benim üzerime yıkılsa uyumayacağım.’ Amcam bulunması için her yerin aranmasını söylüyordu. Biz çok içli dışlı bir aileyiz. Amcamdan yana gönlüm hâlâ rahat. Amcam benim canımdır, benim tırnağım kalksa amcam kendini öldürür. Amcam adliyedeyken oğluna şöyle demiş; ‘Oğlum sen dışarıdasın kafanı dik tut senin baban çıkacak. Bugün olmazsa, yarın olmazsa bir gün mutlaka çıkacak. Milletin içinde dik dur, kimseye karışma.’”
"ANNEM BUNA NASIL CESARET ETSİN?"
Anne ve amcasıyla ilgili gündeme getirilen iddialara dair de konuşan Güran, annesine iftira atıldığını öne sürerek, “Diyorlar ki ‘Amca ve anne arasında bir şey var ve bu durumu Narin gördü.’ Benim erkek kardeşim 16.30’a kadar evdeymiş ve annem yengemle birlikte evdeymiş. Annem buna nasıl cesaret etsin? O saatlerde kardeşim evde, diğer kardeşim Enes evin çevresinde. Böyle bir şeye kim cesaret eder? Böyle bir şey olmuş olsaydı anneme ilk tepkiyi ben verirdim, alıp kolundan tutar karakolun önüne atardım” dedi.
"NARİN'E EN DÜŞKÜNÜMÜZ ENES'Tİ"
Gözaltındaki Narin’in ağabeyi Enes ile ilgili ortaya atılan farklı iddiaları değerlendiren Güran, şunları söyledi: “Enes ile ilgili bir sürü şey söylendi. Oysa, evde Narin’e en düşkün olan Enes’ti. Enes, Narin’i küçükken hep ayağında sallıyordu. Tek kız kardeşimiz olduğu için Enes dışında evdeki herkes de Narin’e ayrı bir düşkündü. Biz 6 kardeştik en büyüğü benim, hepimiz de birbirimize çok düşkündük. Bir de Enes’in uyuşturucu içtiği iddia ediliyor.
Eğer böyle bir şey varsa testlerde çıkmaz mı? Neden bir test yapılmadı? Yapılsaydı bu çok rahat anlaşılırdı. Kolundaki ısırık izi de çok fazla gündeme geldi. Bunun nedeni Narin’in kaybolduğuna duyduğu öfke ve acıdan, kolunu ısırmış ama daha önce kolunu falan ısırdığı hiç olmamıştı. Ben de geçen öfkeden kafa vurdum bu bir tepkiydi.”
"KİMİN RUHU DUYACAKTI?"
Baran Güran, sözlerine şöyle devam etti: “Diyorlar ki, aile yapmış. Burada bizim köklü bir aile olduğumuzu söylüyorlar zaten. Biz kendi aramızda bu kızı öldürseydik kim bilecekti? Kimin ruhu duyacaktı? Kimse bize diyebilirdi miydi Narin nerede? Biz, Narin bulunsun diye sesimizi duyurmak için elimizden geleni yaptık, medyayı biz çağırdık.”
KİMDEN ŞÜPHELENİYORSUN SORUSUNA TEK BİR İSİM VERDİ
Baran Güran’a ‘Narin’e kim peki ne yapmış olabilir’ diye sorduğumuzda şunları dedi: “İfadem alınırken bana sadece, ‘Kimden şüpheleniyorsan’ dediler. Ben kimseden şüphelenmediğimi söyledim. Ancak Nevzat Bahtiyar’ın ifadelerinden sonra kendi kendime bu Nevzat’ın yaptığını düşündüm. İnsanoğlu ya Narin’e bir şey yapmıştır ya da çarpmıştır ve korkudan böyle bir şey yapmıştır.”
"KÖKLÜ BİR AİLE OLDUĞUMUZ İÇİN ELEŞTİRİLİYORUZ"
“Biz Molla Gürani’nin torunlarıyız” diyen Baran Güran, şunları söyledi: “Bu aile eskiden beri ağadır. Herkes bizi ağa olarak biliyor. Köklü olduğumuz için eleştiriliyoruz. Köklü bir aile olmanın nesi kötü. Bize ‘Mala Bag/ağa’ deniliyor. Biz cani bir aile olsaydık, burada güçsüz o kadar aile var, onların arazilerine de konardık. Zengin olduğumuz iddia ediliyor öyle zengin bir aile falan da değiliz. Arazilerimiz var tarımla uğraşıyoruz o kadar. Babamın arabası FIAT, muhtar olan amcamın arabası yok, DNA içinde bulunduğu söylenen araba ailenin araziye gittiği araç, ailede herkes kullanıyor
"AİLEDE HÜDAPAR'LI YOK"
Ailemde Hizbullah’ı tutan tek kişi yok. Ama bizim ailede, şöyle bir şey de kimse kimseye demez ‘Sen bu partiye ya da bu partiye oy ver’ Ben de siyaseti seven bir insan değilim. Uzaktan yakından da ilgilenmem. Ama ailede kimse HÜDAPAR’lı değil bunu biliyorum.”
"PARAYI SALİM AMCAM TOPLAR BÖLÜŞÜRDÜ"
Baran Güran, aile ilişkilerinin gayet iyi olduğunu belirterek, “Toprak kavgamız falan da yok. Bir kere olsun bile babam ve amcamlar arasında toprak kavgası yaşanmış değil. Ekilen buğday paralarını Salim amcam toplardı ve 6 kardeşe bölüşürdü. Bu yıl da her kardeşe 206 bin TL düştü, belki de 200 bin TL çekildiği söylenen para bu. Çünkü bu parayı çekip kardeşlere verdi” dedi.
NARİN'İN ABLASI HASTANEDE ÖLMÜŞ!'
Baran Güran’a 2019’da Diyarbakır Çocuk Hastalıkları Hastanesi’nde solunum yetmezliği nedeniyle hayatını kaybeden yatalak kardeşi Tülin Güran’ın ölümünü de sorduk. Baran Güran, “Kardeşim Tülin öldüğünde ben de küçüktüm, çok hatırlamıyorum. Yatalaktı ve konuşamıyordu. Kardeşim de zaten hastanede vefat etti. Bunu babam daha önce de dedi. Yerden kalkamıyordu, sırt üstü yatıyordu” ifadelerini kullandı.