Usta sanatçı Cüneyt Arkın'ın 50 yıldır görmediği kızı
Usta sanatçı Cüneyt Arkın'ın 50 yıldır görmediği kızı ortalığı karıştırdı: Miras krizine sebep oldu! Nuri Alço'dan sert sözler...
28 Haziran 2022 yılında hayata gözlerini yuman Yeşilçam'ın usta ismi Cüneyt Arkın'ın 2009 senesinde hazırladığı vasiyetine, 50 yıldır görüşmediği kızı Filiz Cüreklibatır itirazda bulundu.
Miras kriziyle başlayan dava hız kesmeden sürerken duruşmada tanık olarak Arkın'ın yakın dostu usta oyuncu Nuri Alço dinlendi.
İşte Nuri Alço'nun bomba sözleri ve davaya dair diğer detaylar...
Yeşilçam'ın usta ismi Cüneyt Arkın, 28 Haziran 202 senesinde hayata gözlerini yummuştu. Usta sanatçı, 2009 senesinde hazırladığı vasiyetine 50 yıldır görüşmediği kızı Filiz Cüreklibatır itirazda bulundu. Mirastan mal kaçırdıkları iddiasıyla üvey annesi Betül Cüreklibatır ile kardeşleri Murat Cüreklibatır ve Kaan Polat Cüreklibatır'a dava açan Filiz Cüreklibatır, mirasın eşit bir şekilde bölünmesini talep etti. Davada Arkın’ın yakın arkadaşı Nuri Alço tanık oldu.
"Battal Gazi", "Kara Murat" ve "Köroğlu" gibi filmlerle Türk sinemasının hafızasına kazınan Cüneyt Arkın, 28 Haziran 2022 tarihinde aramızdan ayrılmıştı. Yeşilçam'ın usta isminin vefatının ardından Arkın'ın 2009 yılında kendi el yazısıyla hazırladığı vasiyeti aile arasında gerilim yaratmıştı. Arkın'ın vasiyetinde yer alana göre, usta sanatçı Beşiktaş Levent'teki gayrimenkulünü, eşi Betül Cüreklibatır, oğulları Murat ve Kaan Polat Cüreklibatır arasında paylaştırdı. İki oğlu ve eşine bıraktığı mirasın ardından aile içinde gerilim yaşanırken, usta oyuncunun Güler Mocan ile yaptığı ilk evliliğinden dünyaya gelen kızı Filiz Cüreklibatır ise vasiyete itiraz etti. Cüreklibatır, mirastan mal kaçırdıklarını iddia ederek Betül Cüreklibatır ile Murat Cüreklibatır ve Kaan Polat Cüreklibatır'a 'tenkis' (ölüme bağlı tasarruf) davası açtı
Arkın'ın ilk evliliğinden 1966 yılında dünyaya gelen ve 50 yıldır görüşmediği kızına hiçbir şey bırakmadığı vasiyetine itiraz eden Filiz Cüreklibatır, kendisine daha önce vadedilmiş olan miras payının hiçbir şekilde verilmediğini duyurdu. İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi'ndeki davaya göre, Cüneyt Arkın, kızına Levent'te bir taşınmazı olduğunu, bunu oğulları ile eşinin baskısıyla onların lehine bağışlayacağını dile getirmişti. Miras kriziyle başlayan dava hız kesmeden sürerken duruşmada tanık olarak Arkın'ın yakın dostu usta oyuncu Nuri Alço dinlendi. Cüneyt Arkın'ın eşi Betül Cüreklibatır adına tanıklık yapan oyuncu Nuri Alço, Arkın'la Eskişehirli olmaları nedeniyle oyunculuktan önce tanıştıklarını ifade ederek şu sözleri kaydetti: "Cüneyt Arkın ile en son 1981 yılında 'Katiller de Ağlar' isimli filmi çekmiştim. O dönem Cüneyt Arkın'ın üç adet film karşılığı 10 bin TL ücret aldığını hatırlıyorum. Bu parayla bir taşınmaz alınmayacağını iyi hatırlıyorum. Olsa olsa eski model bir araba parasına denk gelirdi. O dönemlerde Cüneyt Arkın, kayınpederi olmasaydı geçinmesi mümkün değildi. Eşi Betül hanımın yardımlarıyla evde figürasyon ekibine ve kavgacılara yemek dağıtırdı, bakar ve gözetlerdi. Bunlar için de masraf gerekirdi. Cüneyt Arkın'ın Silivri ve Levent'teki evi ile bir arabası olduğunu biliyorum. Eşi Betül hanımın babasından gelen bir malvarlığı vardı"
O dönemlerde, Yeşilçam oyuncularının doğru bilinenin aksine çok kazanmadıklarını söyleyen Alço, sözlerine şöyle devam etti: "O dönemde aktörler tüm giysilerini kendileri alır, minibüslerle setlere giderdi. Cüneyt Arkın'ın telif hakkı ve geliri de söz konusu değildi. O dönem oyuncularından Kemal Sunal da öldükten sonra, eşinin başvurusu sayesinde telif hakkı kazanmıştır. Cüneyt Arkın, sinemadaki çalışmaları neticesinde birtakım ciddi sakatlıklar geçirmişti. Sigortası olmadığı için tedavi görerek tüm masraflarını ve sağlık harcamalarını cebinden karşılamıştır. Cüneyt'in sürekli kortizon kullandığını ve masraflar yaptığını biliyorum. Sağlık problemleri yaşadığı dönemlerde de eşi ve oğullarının kollarına girerek ilgili yerlere giderdi. Tarık Akan'ın cenazesine dahi bu şekilde gitmiştir. Cüneyt Arkın'ın eşi ya da oğulları tarafından herhangi bir şekilde baskı yapıldığını duymadım. Cüneyt'in vefatına kadar akli melekeleri yerindeydi. Her şeyi açıkça anlayabiliyor, konuşması iyi bir şekilde hayatını idame ettiriyordu. Son anına kadar baskı yoluyla algılamasının azaltılması ve kendisine baskı kurulabilecek bir algı olmadığını hatırlıyorum" Duruşmada Filiz Cüreklibatır için tanıklık eden eski eşi Yalçın Canlı ise "Eski eşim babasına hep ulaşmaya çalıştı, ancak hep zorluk çekti. 2016 Haziran ayında da ben, kızım, eski eşim, Cüneyt Arkın, eşi Betül hanım ve iki oğlu, Etiler'deki evin lokalinde birlikte yemek yedik. Herkes gayet iyi anlaşıyordu. O dönemki telefon görüşmemizde Betül hanımın Cüneyt Arkın ile kızının görüşmesini istemediği kanaatine vardım. Bunun dışında Betül hanım ile iki oğlunun Cüneyt Arkın ile kızının görüşmesine engel olduklarını görmedim. Biz Filiz ile evlendikten sonra Cüneyt Arkın bir defa evimize gelerek bizi tebrik etti. Cüneyt Arkın'ın kızına maddi olarak herhangi bir yardımda bulunduğunu ve herhangi bir mal verdiğini duymadım" şeklinde konuştu.
İlk duruşmasında Cüneyt Arkın'ın ilk eşi Güler Mocan kızı adına tanıklık etti. Mocan, "Kızım 30'lu yaşların sonlarına doğru babasıyla samimi oldu. Betül Hanım, Cüneyt'in kızımla görüşmesini istemedi. Hatta kapıdan bile kovmuşluğu vardı. 1984 yılında nafaka davası açtığımda dedektif tutmuştum. Cüneyt Arkın'ın birçok mal varlığını tespit etmiştik." ifadelerini kullandı. "Kızımı ben okuttum ve tüm ihtiyaçlarını ben karşıladım." diyerek sözlerini sürdüren Mocan, şöyle konuştu: "Cüneyt'in kızıyla görüşmesi yasaktı, gizlice buluşurlardı. Telefonda kızıma vicdan azabı çektiğini ve çok büyük haksızlık yaptığını söylemişti. “Vasiyetnamenin hazırlandığı tarihlerde Cüneyt’in eşi Betül Hanım'ı aradım. Torunumun ata binmeyi öğrendiğini ve dedesiyle tanışmak istediğini söyledim. Betül Hanım bana 'Eşimin bu dönemde kafası iyi değil' dedi. Cüneyt bize ‘Hiç param yok. Sadece 100 liram kaldı’ derdi. Biz boşanma aşamasındayken bana 'Levent'te villa aldım, barışalım' dedi ama gitmedim. Kızım İngiltere'ye eğitim için gidince, Cüneyt onun her türlü ihtiyacını kendisinin karşılayacağını söylemesine rağmen kızımın telefonuna dahi bakmadı. Kızımı ben okuttum ve tüm ihtiyaçlarını ben karşıladım."
Filiz Cüreklibatır'ın mirastan mal kaçırdıkları iddiasıyla üvey annesi Betül Cüreklibatır ve erkek kardeşlerine açtığı davada Ediz Hun ve İlkim Karaca tanık olarak ifadelerini verdi.
Ediz Hun verdiği ifadede "Yeşilçam'da, bizim dönemimizde bugünkü gibi astronomik ücretlerin ödenmesi söz konusu değildi. Dört sene çalıştıktan sonra anca ev alabiliyorduk. Eşi Betül Hanım, Cüneyt'i son anına kadar yalnız bırakmadı. Cüneyt baskı görecek ve herhangi bir baskıya gelebilecek biri değildi. Ailesi tarafından bir baskı görmemiştir" sözlerini kaydetti.
Cem Karaca'nın eşi İlkim Karaca ise "Cüneyt Bey 1974'ten beri yazlık komşumuzdu. Kızı Filiz'den bahsettiğini hiç duymadım. Cüneyt Arkın'ın kızı Filiz'i burada ilk defa görüyorum. Betül Hanım Cüneyt Bey'in son anına kadar yanındaydı" cümlelerini kurdu.